56 ekoloji örgütü Ekoloji Birliği’ni deklare etti

img

DİYARBAKIR - Türkiye’de 56 ekoloji örgütü farklı kentlerde yaptıkları ortak açıklama ile Ekoloji Birliği’nin kuruluşunu deklare etti. Ekoloji Birliği, “Direnişin güçleneceği, yeni yerlerde filizleneceği ve yaşamı savunma irademizin daha da kuvvetleneceği zemin için bir araya geldik” sözleriyle kuruluş amaçlarını duyurdu.

 
Türkiye’nin 56 ekoloji örgütü bulundukları kentlerde aynı saatte Ekoloji Birliği’nin kuruluşunu deklare etti. Diyarbakır’daki Mezopotamya Ekoloji Hareketi bileşenleri de Mimarlar Odası Şubesi’nde düzenledikleri basın toplantısıyla birliğin kuruluşunu ilan etti. Burada konuşan ekolojist Seher Kadiroğlu Ateş, Türkiye’nin dört bir yanında, doğanın can veren varlığını ve yaşam alanlarını korumak için mücadele verenler olarak yaşamı savunma ve geleceği kurtarmak çabasının ortak hareketlilikle kuvvetlendirmek için Ekoloji Birliği’ni kurduklarını deklare etti. 
 
ÖRGÜTLENME ZEMİNİ OLUŞTURMAK İÇİN 
 
Ekoloji örgütleriyle yaptıkları görüşmede sorunların ortak olduğunu tespit ettiklerini belirten Ateş, “Buna karşı; kendi yerellerimizde sıkışıp kalmamak, yaşamı savunma direnişlerimizi omuz omuza büyütmek, ülke çapına yayılan bir dayanışma ve örgütlenme zemini oluşturmak için Ekoloji Birliği’ni kurmaya karar verdik. Bizler, ülkenin dört bir yanında yaşam alanlarımızı iktidarın ve şirketlerin talanına, yağma girişimlerine karşı koruma mücadelesi verenler olarak duyuruyoruz ki; artık dünden daha güçlüyüz. Çünkü bir araya geldik” şeklinde konuştu.  
 
‘DOĞA HİÇBİR DÖNEM BU KADAR TAHRİP EDİLMEMİŞTİ’  
 
Türkiye tarihinin hiçbir döneminde bugünkü kadar büyük bir doğa tahribatıyla karşı karşıya kalınmadığına dikkat çeken Ateş, “Ülkenin toprağı, suyu, havası ve denizleri, daha büyük bir saldırıya maruz kalmamış, bitkisi çiçeği, hayvanı insanı, bugün tanık olduğumuz kadar büyük bir yaşam hakkı gaspıyla tehdit edilmemiştir. Ülkenin her bir metrekaresine yönelen bu genel saldırıya karşı, 7’den 70’e yetmişe halk hareketleri doğmuş, her bir yerelden doğa ve yaşam için direnişler ortaya çıkmış, her geçen gün çıkmaktadır. Ekoloji mücadelesi, içinden geçtiğimiz bu karanlıkta geleceğe dair umudun hala korunabildiği ve yaşam hakkı için kenetlendiğimiz en önemli mevzilerden biri, iktidar ve sermaye blokunun en çok köşeye sıkıştırılabildiği ve yaşam düşmanlığının en net teşhir edildiği bir mücadele başlığı haline gelmiştir” dedi. 
 
Haklı olduklarını ve hukuksuz talan örgütlenmesine karşı mücadele edeceklerini kaydeden Ateş, Ekoloji Birliği’nin yapacaklarını şöyle özetledi: 
 
“Ekoloji Birliği ile bu gücü daha ortak, daha koordineli hale getirmeyi hedefliyoruz. Kurumların ve yasaların doğadan ve yaşamdan yana işlemediği bu dönemde sermaye iktidarına ve talancı şirketlere karşı geniş bir savunma hattını kurmak için çalışacağız.
 
Ekoloji Birliği'nin temeli, yerellerdeki ekoloji mücadeleleri ve örgütlenmeleridir. Bütün yerel ekoloji mücadeleleri ve örgütlenmelerini doğal bileşenlerimiz olarak görüyor ve birlikte mücadele etmek için Ekoloji Birliği’ne davet ediyoruz.
 
Ekoloji mücadelesini ve yaşam savunmasının siyasetini siyasi program ve tüzüklerden bağımsız olarak kendi bulunduğumuz alanlarda üretiyoruz.
 
Yaşamı savunanların, birbirinin yarasını sarması, birbiriyle dayanışmasını hedefliyoruz. Ülkenin demokratikleşmesi, emeğin özgürleşmesi, barışın hakim kılınması için çabalayanlarla yan yana duracağız.
 
Ekoloji Birliği sadece mevcut ekoloji örgütlerinin bir araya gelmesini değil, temel olarak gittikçe gelişen ekolojik ve yerel hareketlerin birlikte mücadele zeminini hedefler.”
 
‘BİRLİK BÜYÜYECEK’
 
Dünya ekoloji örgütleri ile temasa geçeceklerini de aktaran Ateş, “Doğada sınırların olmadığını biliyoruz. Dünyanın her yanında aynı sorunlara karşı mücadele eden yaşam savunucuları ile buluşmanın, iş ve güç birliği yapmanın, dayanışmanın yollarını arayacağız. Çünkü onların mücadelesi, bizim mücadelemizdir. Ekoloji Birliği mücadelesinin maddi külfetini kendi öz güçlerimizle karşılamayı savunuyoruz. Mücadelenin parayla değil kolektif emekle, özveri ve dayanışmayla yürütülebileceğini düşünüyoruz” dedi. 
 
‘HUKUK YOLUNDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ’
 
Öğretilmiş çaresizliği yıkacaklarının altını çizen Ateş, “Hiçbir hukukun yaşam hakkından değerli olmadığını, hukuksuzluğu, öğretilmiş çaresizliği yenmenin yolunun, mücadeleden geçtiğini hukukun da yine bu mücadeleyle yerine geleceğini biliyoruz. Hukukun nasıl ayaklar altına alındığını, yıllarca süren emek ve masraflarla kazandığımız davaların bir kalemde ortadan kaldırıldığını defalarca gördük. Buna rağmen hukuktan, hukukun adilce uygulanması talebimizden vazgeçmeyeceğiz” diye ekledi. 
 
Ekoloji Birliği’nde yer alan örgütler şöyle: 
 
Aliağa Çevre Platformu, Antalya Ekoloji.org, Antalya Sahillerini Savunma Meclisi, Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP), Ayvalık Tabiat Platformu, Bartın Platformu, Bergama Çevre Platformu, Bergama-Eşme-Sivrihisar-Havran-Küçükdere Elele Hareketi, Bozcaada Forum, Burhaniye Çevre Platformu (BURÇEP), Çeşme Sürdürülebilir Yaşam Platformu, Derelerin Kardeşliği (DEKAP), Didim Çevre Platformu, Dikili Çevre Platformu, Doğanın Çocukları, Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER), Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri (DAÇE), Donkişot Bisiklet Kolektifi, DOSAB Termik Santraline Hayır Platformu, Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), Ekosistemi Koruma Ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD), Erdek Körfezi Dayanışma Platformu, Eskişehir Ekoloji Birliği Girişimi, Foça Çevre ve Kültür Platformu (FOÇEP), Foça Forum, Güzelbahçe Çevre Derneği (Gülder), Halk İmdat, Hasankeyf Yaşatma Girişimi,İzmir Çevre Gönüllüleri (İZÇEP), Karaburun Kent Konseyi,Karadeniz İsyandadır Platformu, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma DerneğiKocaeli Ekolojik Yaşam Derneği, Kuşadası Çevre Platformu, Kuzey Ormanları Savunması (KOS), Mersin NKP, Merzifon Çevre Platformu (MERÇEP), Mezopotamya Ekoloji Hareketi, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), Munzur Koruma Kurulu (DEDEF), Murat Dağı Koruma Platformu, Ordu Çevre Derneği (ORÇEV), Samsun Çevre Platformu (SAMÇEP), Sinop NKP, Söke Çevre ve Kültür Platformu (SökeÇEP), TEMA Bergama, Tokat Yozgat Güçbirliği Platformu, Turgutlu Çevre Platformu (TURÇEP), Turgut Yardımlaşma Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği, Yaşam ve Dayanışma Yolcuları, Yeni Foça Forum, Yerel Tohum Derneği, Yeşil Artvin Derneği, Yeşil ve Sol Çalışma Grubu.