Bu yıl kar yağışının beklenenin çok daha altında olması beraberinde birçok sorunu getiriyor. İki yıldır özellikle Van'da kar yağışının az olduğunu belirten Ekolojist Fatih Şahin, yağışların az olmasının en büyük nedenlerinden birinin devlet tarafından yapılan barajlara bağlı olarak bölgenin ılıman bir iklim havasına bürünmesi olarak gösterdi. 

 

‘KÜRESEL ISINMA NEDENİYLE YETERİ KADAR KAR YAĞMADI’

 

Küresel ısınmanın etkisinin asla unutulmaması gerektiğini belirten Şahin, Küresel ısınmanın tüm dünyayı tehdit eden bir noktada olduğunu söyledi. Küresel ısınmanın doğaya ve canlılara  büyük zarar verdiğine işaret eden Şahin, “Van bölgesi dağlık bir bölge olduğu için önceleri kar yoğun yağar ve dağlar yaz aylarında bile beyaz olurdu. Fakat bu yıl itibariyle baktığımızda dağlarda çok az kar görebiliyoruz. Yeraltı suları, dereler ve nehirleri besleyen tek su kar sularıdır. Dağlarda yeteri kadar kar olmayınca neticede kuraklık başlayacaktır. Yeterince endemik bitki ve yeşillik olmayacak ve yeşillik ile besleyen canlıların nesilleri tükenme ile karşı karşıya kalacaktır. Ekosistemin halkaları birbirine etkiliyor. Kuraklık da bu sistemin bir parçası haline geldiğinde tüm mikroorganizmalar ve diğer tüm canlılar zarar görecektir” dedi.

 

'ÜRETİCİLERİ ZOR GÜNLER BEKLİYOR’

 

Van bölgesine bakıldığında son yıllarda yapılan barajlar nedeniyle ılıman bir iklimin hakim olmaya başladığını beliren Şahin, “İklim değişikliği de fauna ve flora yapısına büyük zararlar veriyor. İnsanlara baktığımızda bu kışın yağışsız ve güzel geçtiğini belirtenler var.  Az kar yağdığı için insanlar rahat bir kış geçirmiş olabilirler ama bu ileriki süreçlerde bizler için bir felaket halini alacaktır. Yani gelecekte bizi büyük sıkıntılar bekliyor diyebiliriz. Özellikle buğday, arpa ve diğer ürünlerin hasılatlarında büyük bir düşüş yaşanacaktır. Üreticiler gitgide çoraklaşan bir toprakla karşı karşıya kalacaktır. Bütün ürünlerde verim düşecektir” diye ifade etti. 

 

BARAJLARIN VASFI YOK

 

Toprak ile iklim arasında bir ilişkinin olduğunu ve toprağın bu ilişkiye göre şekil aldığını aktaran Şahin, “Ama iklimde soğukluk, sıcaklık ya da nem birden artarsa tabiat büyük bir zarar görür ve iklim değişime uğrar. Yaşanacak felaketlerin önüne geçmek için bu coğrafyada yüksek kesimlerde yapılan barajlara engel olmamız gerekir. Zaten bu coğrafyada yapılan barajların herhangi bir vasfı yok. Tamamen ‘güvenlik’ nedeniyle yapılan barajlardır. Dolayısıyla bu coğrafya, bu barajlar nedeniyle daha büyük tahribatlar yaşayacaktır" diye belirtti. 

 

'BÖYLE GİDERSE BESİN KAYNAKLARI YETİŞMEYECEK'

 

Kuraklık ve iklim değişikliğinin önüne geçmek için yüksek kesimlere baraj yapılmasının önlenmesi gerektiğini söyleyen Şahin, kuraklığın böyle devam etmesinin insanlık için büyük tehlike arz ettiğini belirterek şunları dile getirdi: "İnsanların temel besin kaynakları olan gıdalar yetişemeyecek, su rezervleri giderek azalacaktır. Bu da tüm canlılara zarar verecektir. Eğer sıcaklıklar böyle devam ederse kuraklık geleceğin en büyük sorunlarından biri olarak karşımıza çıkacaktır” diye konuştu. 

 

MA / Mahmut Ruvanas